Sen Seçimlerinsen Eğer, Senin Seçimin Ne?

Biz neye göre seçim yapıyoruz? Seçtiklerimizi nasıl belirliyoruz?

Scott de Marchi ve James T. Hamilton ‘You Are What You Choose: The Habits of Mind That Really Determine How We Make Decisions’ kitaplarında bir teori geliştirmişler. Her insanın farklı karar verme yöntemi olmasına rağmen temelde seçim yapma süreçleri bir şekilde kesişiyor. Örneğin bir kumarbazı düşünün, kumarhanede veya bilgisayar başında kumar oynuyor. Aynı kişi işinde (eğer çalışıyorsa), otobanda hatta seçmen sandığında aynı şekilde kumar oynamaya devam ediyorsa, o zaman onun seçimi nedir? 

30,000 ayrı başlık altında yaptıkları araştırmaya göre hepimizin karar verme sürecini etkileyen temel alışkanlıklar var. Öğlen yiyeceğimiz yemekten gelecekteki mutluluğumuz için yaşamlarımızdaki her şeyi kapsıyor. Kötü bir sonuç çıkma ihtimali veya seçimlerimizin başkasını etkileme ihtimali karar verme süreçlerimize etken oluyor. Aynı zamanda karar verme sürecinde gerekli bilgiyi toparlamaya çalışmakla beraber başkalarının düşüncelerine önem veriyoruz.

Seçim yaparken neye dikkat ediyorsunuz? Sonuca odaklı eğitim sistemlerinin yarattığı toplumlarda ki buna Türkiye’de dahil seçimleri yaparken ne sonuç alacağımızı ilk başta hesaplamadan hareket etmemeyi tercih ediyoruz. İş teklifi geldi, sonuçta bir önceki işinden 2 katı fazla kazanıyor, yeni bir statüye sahip olmakla beraber kendi ofisin olacak. Görüntüde her şey süper, sen zaten yeni bir statü ve daha fazla kazanç sonucuna odaklanmıştın. Kapitalist düzenin de senden beklentisi bu. İşe başlıyorsunuz, 3 ay sonra patron iş çıkışı bir dosya veriyor ve yarın sabaha teslim etmenizi rica ediyor. ‘Rica ediyor’ o zaman yaparım, seçim yapmışım bir kere, bu işi kaybedemem. Seçim yapmışım bir kere, daha fazla kazanıyorum, şimdi işsiz ve parasız kalamam. Seçim yapmışım bir kere, çevremden takdir ve tebrikler almışım. Seçim yapmışım bir kere, yeni bir arabanın ilk taksidini artan maaşımla ödemişim. 6 ay sonra siz farkında bile değilken haftasonları çalışmaya, akşam eve gidince gelen maillere cevap vermeye başlamışsınız. Seçim yaptınız bir kere…

Sen Seçimlerinsen Eğer, Senin Seçimin Ne? 

Sonuca odaklanmak yerine önce neden ve niçinleri sormayı denediniz mi? Sizden hoşlanan biri var, sizin de hoşunuza gidiyor. İlişki yaşamak istiyor, süper. Fazla tanımıyorsun, zevklerini bilmiyorsun. arada arkadaş ortamında karşılaştığın biri. Hemen kabul edeyim ve ilişkimiz başlasın mı demeyi tercih ettin? ‘Zaten yalnızdım, bir ilişki arıyordum. Seçim yaptım, ilişkiyi yaşayacağım.’ Bende soruyorum, neden ilişki yaşamak istiyorsun? Haftasonları sana eşlik edecek birini mi arıyorsun yoksa davetlere giderken tek başına olmaktan sıkıldın mı yoksa senden hoşlanan biri var ve onu kaçırmak istemiyor musun? Niçinleri yazmıyorum bile… Sonuçta ilişki yaşamak isteyen birinin önüne sunulan bu teklife karşı koyması zor. Bu seçim senin varlığına ne katacak bunu hiç düşündün mü? Bu ilişki sana mutluluk yaşatacak mı yoksa sürekli git geller mi olacak? Hani sen güven ve huzur istiyordun, hiç düşünmeden sadece sonuca odaklanıp nasıl biri olduğunu tam olarak bilmeden neden ilişkiye balıklama atladın? İşte şimdi bana boşuna söylenme ama her şey iyiydi ama neden terk etti? Her şey süperdi ve birden uzaklaştı. Çünkü sen yalnız olmamak için seçim yaptın. Mutlu olmak için değil.

Şu an sen bu yazıyı okuyorsan demek ki bir şeylerden vazgeçtin. Aynı anda iki yerde olamayacağımıza göre şu an olduğunuz yeri seçiminiz belirledi. Güvenin anlamı ailenin eviyse neden halen annenle oturuyorsun diye kendi kendine sorular sormaktan vazgeç. Mutlu olmaksa seçimin seni mutsuz eden dizileri seyretmekten vazgeç. Gülmekse seçimin dram filmlerini izleme.

Fit olmaksa seçimin neden halen o cipsleri yemeye devam ediyorsun diye kendine kızma. Zayıflamayı seçtim ama olmuyor diye söylenme, bende denedim… Abur cubur yiyerek zayıf kalmak için ya genlerinde süper güçler olmalı veya günde 3 saat spor yapmalısın. Sessiz ve sakin bir yerde evim olsaydı keşke demek yerine neden şehirde yaşamayı seçtiğini hatırla. Kimse beni aramıyor, yalnız kaldım diye hayıflanmak yerine sen neden aramamayı seçtin, onu hatırla. Toplantılardan sıkıştım, kendime zaman ayıramıyorum demek yerine neden sürekli koşturmayı seçtiğini hatırla.

Trafik kaosu olan ülkemde yoldaki bir çok sürücünün seçimi kurallara uymak olsaydı şu an gerçekten yarı yarıya trafik azalırdı. Park edilmemesi gereken yerlere park edenler, kaldırımların üstüne park edip yayanın yürümesine izin vermeyenler, yolun ortasında duranlar, sağlayıp sollayıp trafiğin içinde üstünlük taslayanlar yerine herkes sırasını ve düzenini bilerek yaşasaydı çok şey değişirdi.

Sen Seçimlerinsen Eğer, Senin Seçimin Ne?

Seçimlerimizin ne kadar farkındayız? Neden seçiyoruz, bize ne katacak, evet veya hayır demek ne değiştirecek işte bunların farkına varmak lazım. Çünkü seçim yaparken bir şeylerden vazgeçiyoruz.

Yaşamının kontrolü sende, hatırla… Neden ve niçin o seçimi yapıyorsun, bunun farkında ol. Sağlıklı yemek yemeyi seçtiysen neden halen coca cola içmeye devam ediyorsun? Kanserden korunmak için doktorların önerisi domates yiyorsan neden sigara içmeyi seçiyorsun? Dışarı çıkmayı seviyorsan, eğlenmeyi seviyorsan neden evde oturmayı seven biri ile ilişkine devam ediyorsun? Bir nedenin yoksa o zaman seçimini değiştir.

Sen Seçimlerinsen Eğer, Senin Seçimin Ne? 

Birine tepki vermek yerine onu anlamayı dene.

Eleştirmek yerine yapıcı olmayı dene.

Dinlenilmek istiyorsan dinlemeyi dene.

Yargılamak yerine affetmeyi dene.

Her şeyi ciddiye almak yerine akışa bırakmayı dene.

Başkası olmak yerine kendin olmayı dene.

Geleceği düşünmek yerine anda kalmayı dene.

Hepsi Senin Seçimin

 

loading...
Bumerang - Yazarkafe

Yorumlarınız için: